Ana içeriğe atla

Bir Gevrek, Bir Boyoz, İki de Kumru



Hristo yavaş adımlarla kremotoryumda ilerlemektedir. Ölen eşinin cenazesinin yakılışını, bir demir kapının ardından hüzünle izlemeye başlar. Fonda ise eşinin son sözleri duyulur.

“Hristo... Aşkım. Beni İzmir'e götür..."

İçinde 4 ayrı öyküyü barındıran ve başrolünün Saat Kulesi olduğunu ifade eden Osman Dikiciler, şöyle konuştu: "Bu bir aşk ve şehir filmi. Ege’nin incisi İzmir ilk kez uzun metrajlı bir sinema filmiyle tanıtılıyor. Baştan sona İzmir’in anlatıldığı bir film hiç yok. Bu film, Türkiye’de bir şehir için çekilen tek film. Filmle birlikte İzmir’in markalaşmasını da amaçlıyoruz."

Filmin konusu ise şöyle; "1955 yılında İzmir'i terk ederek Selanik'e gitmek zorunda kalan Hristo, ölen eşinin küllerini saat kulesi maketinin içine koyarak İzmir'e getirmek için uçağa biner. Uçakta sevdiği kızla evlenemediği için 15 yıl önce İzmir'den İstanbul'a giden Tan ile yan yana oturur. Kısa sohbet ikiliyi eski zamanlara götürür. Hristo, eski arkadaşı Oktay ve mahallelisiyle 55 yıllık hesabı vermeye çalışırken, onu büyük ve inanılmaz bir sürprizin beklediğinden habersizdir.

Bu arada bir başka yerde Melih ve Ceyhun isimli iki define avcısı ise bütün paralarını vererek aldıkları bir define haritasıyla hayallerini gerçekleştirecek büyük bir hazineyi bulma umuduyla İzmir'e gelmişlerdir ancak haritanın sahte olduğunu anladıklarında beş parasız Kordon'da kalırlar. Kordon hazine avcıları ile Hristo'yu birleştirir. Hazine avcıları hikayesini dinledikleri Hristo'nun kaçarken bıraktığı hazineyi almaya geldiğini düşünürler. Hristo'nun arkadaşı Oktay onu bir deponun önüne götürür, kapı açıldığında 55 yıllık sır ortaya çıkar depoda Hristo ve ailesinin kaçarken geride bıraktıkları eşyalar vardır.

Kentin bir başka köşesindeki Tan, İzmir'den kaçmasına neden olan eski sevgilisi Hasret ile cenazede karşılaşır. Konuşmak istemese de konuşur. Filmin finalinde Tan, Hasret ile Kordon’da en sevdikleri şarkı ‘Hasret’ eşliğinde son danslarını yaparlarken, bunun aslında yıllar önce yarım kalan, ertelenen son vedalaşmalarının da olduğunu anlarız. Çünkü Tan, İzmir'den gittikten kısa bir süre sonra Hasret zaten ölmüştür. Hazine avcıları ise Hristo'nun hazinesinin anahtarını elinden bırakmadığı saat kulesi maketinde olduğuna kanaat getirip ele geçirmeye karar verirler."

2010 yılında ilk kez yayınlandı

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...

İzmir’in Tarihine Bir Adım Daha Yakın

Fisun Yalçınkaya, İzmir Agorasını Kazı Başkanı ile birlikte gezip Milliyet Gazetesi'nde yayınladı. Bugünkü gazetelerde yer alan haberi sizlerle paylaşıyoruz. Belki bu vesile ile her gün önünden geçtiğiniz antik kenti bir kez gezmek istersiniz. Buyrun haberi olduğu gibi alıntılıyoruz... Gladyatörlerden, gemilere Roma günlük hayatına ışık tutan graffitileri, hamamı, kent alanıyla geniş ve zengin bir antik kent olan ve Total Oil Türkiye’nin desteklediği Smyrna’yı Kazı Başkanı DEÜ arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Akın Ersoy’la birlikte gezdik ve çalışmalardaki yenilikleri dinledik...