Ana içeriğe atla

Anadolu'nun Kayıp Şarkıları

Anadolu'nun Kayıp Şarkıları isimli belgesel niteliğinde proje filmini, Mart ayında bu sayfalardan paylaşmıştım. O zamanlar henüz vizyona girmemiş olan bu film yaz aylarının sonunda izleyicileri ile buluştu. Benimle buluşması ise Ekim ayını buldu.


Film hakkında görüşlerimi çok kısa aktarmak istedim....

Mükemmel bir fikir, herkesin izlemesini tavsiye ederim. Ancak yaşadığımız toprakların hikayesini anlatmaya bir film süresi yetmez. Her biri için ayrı film çekilse seri halde ancak tamamlanır. Ne varki Nezih Ünen çok meşakkatli bir dönemin sonunda tadından yenmeyecek bir proje olarak hepsini bir araya getirebilmiş.

Daha iyi olabilir miydi? Evet
Ama bu kötü mü? Kesinlikle hayır.

İzlerken kimi zaman gülecek, kimi zaman sıkılacak, kimi zaman bir şeyler öğrenecek, kimi zaman bitmesin diye içinizden dua edeceksiniz.

Ben arşivime ekledim.

İsterimki devamı çekilsin. Çünkü çok eksik kalmış...

Tebrikler Nezih Ünen ve Ekibi...

İşte size bu proje filminin fragman görüntüleri...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Giraudlar

Toprak mahsullerini ithal değil, ihraç ettiğimiz günlerdi. 1700’lü yılların ortalarıydı ve İzmir, yerel ürünlerin dünya pazarlarına aktarıldığı bir çıkış noktasıydı. Hatta ihracatta on kata ulaşan bir artıştan bahsediliyordu. Zira, “ Batı Avrupa’da sanayi devrimi nedeniyle toprak mahsullerine aşırı ihtiyaç duyuluyordu. ” Jean-Baptiste Giraud’nun Güney Fransa’nın Antibes kentinden İzmir’e gelişi tam da bu döneme rastlamıştı. Takvimler 1761’i gösteriyordu ve Giraud ailesinin ilk üyesi, Marsilyalı bir firma tarafından “ toprak mahsulleri ticareti ” için İzmir’e gönderilmişti. Zamanla aile bu topraklarda kök salacak; Şark Halı, İzmir Yün Fabrikası, İzmir Pamuk Mensucat ve İzmir Basma Fabrikası ile halıcılıktan konfeksiyona bir çok sektörde ilk sınai fabrikaları kuracak; Levanten kültürünü zenginleştirecek; spor güncesine de pek çok başarı ekleyecekti. Cronicles Dergisi'nin 7. sayısında çıkan bu yazıyı, Levantine Heritage görselleri ile birleştirip sizlerle paylaşmak istedik...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...