Bir süredir başucumda duruyordu, hafta sonunda bir çırpıda okuyuverdim.
Çok fazla detayını bilmediğim, Cumhuriyet'in ilk dönemlerini ve çok partili demokrasiye geçişin ilk yıllarına uzanan Atatürk sonrası dönemi, Ödemişli bir saraçın oğlunun gözüyle anlatmış.
Ege ve İzmir kokan bölümleri kitabı okudukça göreceksiniz. Özellikle kitabın ilk başları İzmir'de geçtiği için Cumhuriyet öncesi dönemine ilişkin fikir edinebileceksiniz. Bir başbakanın her sevindiğinde Sarı Zeybek oyununu aşka gelip oynadığını okuyunca hoşlanmadım değil.
Sıkılmadan okuyabileceğiniz bir kitap...
Açıkçası Fenerbahçe'nin stadına adını veren Şükrü Saracoğlu'nun kim olduğunu, hangi dönemde nelere imza attığını okuyacak ve bazı konularda detaylı bilgilere sahip olacaksınız. Ben şahsen ilk dönemlerinde Karşıyakalı olan Saracoğlu'nun sonradan Altay'ın kuruluşunda yer aldığını ama sonra hepsini birden unutup Fenerbahçeli oluşunu ve Fenerbahçe'ye devletteki gücünü kullanarak nasıl kayırdığını ibretle okudum. Fenerbahçe Stadı'nın bulunduğu arazi için bir gecede uydurduğu kanun hükmünde kararları ve yine ekonomik buhran dönemlerinde Fenerbahçe'ye yapılan nakti yardımları detayına inmeden bahsedecek kadar da cesurca bir kitap.
Devlet içindeki gücünün giderek artmasını, İkinci Dünya Savaşına ülkeyi sokmayarak ne kadar doğru bir iş yaptığını bu sayede gücüne güç kattığını, Varlık Vergisini çıkartarak yaptığı tarihi hatayı ve onu gaddarca uygulayışını, Köy Enstitülerini kurarak memlekete ne kadar büyük fayda sağladığını ve nice detayları okudum kitapta
Ve bir kez daha Celal Bayar gibi demokrat kisvesi altındaki isimlerin nasıl bu ülkeyi soyup soğana çevirdiğine inandım. Daha Cumhuriyet'in ilk dönemlerinde, Celal Bayar'ın oğlunun yabancı yatırımcılarla işbirliği içinde kurduğu şirketlerin, nasıl ihaleleri aldığını detayına inmeden anlatmış.
Okuyunca keyif alacaksınız...
Remzi Kitaevi tarafından yayınlanan kitap 311 sayfa ve ilk basımı.
Yorumlar
Yorum Gönder