Ana içeriğe atla

İzmir Lezzetleri - 5 Hurma Zeytin



Erkence zeytini, sadece yarımadada yetişen, Urla, Seferihisar, Çeşme ve Karaburun yöresine özgün bir zeytin çeşididir.  Erkence Zeytini'ni diğer zeytin türlerinden ayıran özelliği sadece belli bir yerde yetişmedi değildir elbette.  Dalından koparılarak yenilebilen tek zeytin çeşidi olmasıdır...


Erkence zeytin kuvvetli bir ağaç yapısına sahiptir. Orta büyüklükte oval meyveler vermektedir. Tane zeytindeki yağ veriminin yüksekliği, keskin meyve aroması, antioksidanlarının yüksekliği,  zeytinyağındaki sarı tonun zenginliği Erkence’nin karekteristik özelliğidir.

Ancak Erkence’nin esas gizi,  Phoma Olea mantarıyla yaptığı işbirliğinde yatar. Özellikle sonbaharda, Ekim aylarında ılık ve çiğ yağışlarının bol olduğu gecelerde, phoma olea mantarı Erkence zeytin tanesinin içine girerek, tane zeytinin içindeki karasuyu parçalar. Tabiat ana bu ayrıcalığı sadece Erkence zeytinine ve denize yakın olan yarımadanın bazı yörelerine vermiştir. Zeytin taneleri üzerinde yürüyen bir mantar türü olan phoma olea, tanelere acılık veren “Oleupein Maddesi’ni” parçalar ve zeytinin acılığını alır. 

Phoma olea mantarı tarafından karasuyu parçalanmış ve emilmiş olan Erkence zeytini hafif buruşuk, koyu kül renklidir. Zeytin tanesinin meyve acılığı yoktur, hemen yenilebilecek bir kıvamdadır. Tuz diyeti olan tüketiciler için bu önemli bir zeytin çeşididir.

Erkence’nin diğer önemli özelliği, phoma olea mantarının zeytin karasuyunu parçalayıp yok ettiği için zeytinyağı üretimi sırasında çevreye attık karasu bırakmaz.Bu nedenle, diğer zeytin çeşitlerine göre çevresel kirliliği daha azdır.

Zeytinin yok yıllarında Erkence'ye rastlamak çok zordur. Erkence az olduğu için çok yüksek fiyatla hiçbir işleme tabii tutulmadan kısa sürede satışı yapılmaktadır. O nedenle hurma zeytinini işleme ve değerlendirmeye yönelik bir sektör gelişmemiştir.

Kaynaklar: www.zeytinagacidergisi.com
                www.godence.org
                www.zeytinfidanı.net 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Giraudlar

Toprak mahsullerini ithal değil, ihraç ettiğimiz günlerdi. 1700’lü yılların ortalarıydı ve İzmir, yerel ürünlerin dünya pazarlarına aktarıldığı bir çıkış noktasıydı. Hatta ihracatta on kata ulaşan bir artıştan bahsediliyordu. Zira, “ Batı Avrupa’da sanayi devrimi nedeniyle toprak mahsullerine aşırı ihtiyaç duyuluyordu. ” Jean-Baptiste Giraud’nun Güney Fransa’nın Antibes kentinden İzmir’e gelişi tam da bu döneme rastlamıştı. Takvimler 1761’i gösteriyordu ve Giraud ailesinin ilk üyesi, Marsilyalı bir firma tarafından “ toprak mahsulleri ticareti ” için İzmir’e gönderilmişti. Zamanla aile bu topraklarda kök salacak; Şark Halı, İzmir Yün Fabrikası, İzmir Pamuk Mensucat ve İzmir Basma Fabrikası ile halıcılıktan konfeksiyona bir çok sektörde ilk sınai fabrikaları kuracak; Levanten kültürünü zenginleştirecek; spor güncesine de pek çok başarı ekleyecekti. Cronicles Dergisi'nin 7. sayısında çıkan bu yazıyı, Levantine Heritage görselleri ile birleştirip sizlerle paylaşmak istedik...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...