Ana içeriğe atla

Çakallarla Dans

01 Ocak 2011 


Yeni yılınız hayırlı, uğurlu olsun, hepimize sağlık, mutluluk, şans, başarı ve huzur getirsin. 


Dün gece çok mu içtiniz? 
Yoksa PTT geleneğine uygun sakin bir gece mi geçirdiniz?


Bu filme gidip yılın ilk gününü stressiz ve sakin geçirmeye biraz gülmeye ne dersiniz? 

Büyük bir şirketin muhasebecisi olan Servet, gözünü para hırsı bürümüş karısının hırsına kapılarak, şirketin internet hesapları üzerinden hatırı sayılır miktarda bir parayı patronundan çalmak amacıyla plan yapar. Bu planın bir parçası da en yakın arkadaşı olan Gökhan'dır; Servet parayı Gökhan'ın hesabına aktarıp herhangi bir olumsuz durumda suçu onun
üzerine yıkmayı hesaplar. Diğer iki arkadaşı da bu hain planın figuranı olacaklardır.

Ama unuttuğu iki şey vardır; birincisi, kendisi gibi kurnaz ama saf olan arkadaşları, ikincisi ise; çakallık yapmaya çalışırken zaten çakalların alengirli oyunlarının tam ortasında olmaları. Dört kafadar başlattıkları bu işi ellerine yüzlerine bulaştırır ve başlarına gelmedik komik olay kalmaz. Kısa yoldan para kazanmak uğruna bindikleri geminin dümeni onları, akıllarına bile gelmeyecek çılgın ve eğlenceli bir serüvene sürükler.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Giraudlar

Toprak mahsullerini ithal değil, ihraç ettiğimiz günlerdi. 1700’lü yılların ortalarıydı ve İzmir, yerel ürünlerin dünya pazarlarına aktarıldığı bir çıkış noktasıydı. Hatta ihracatta on kata ulaşan bir artıştan bahsediliyordu. Zira, “ Batı Avrupa’da sanayi devrimi nedeniyle toprak mahsullerine aşırı ihtiyaç duyuluyordu. ” Jean-Baptiste Giraud’nun Güney Fransa’nın Antibes kentinden İzmir’e gelişi tam da bu döneme rastlamıştı. Takvimler 1761’i gösteriyordu ve Giraud ailesinin ilk üyesi, Marsilyalı bir firma tarafından “ toprak mahsulleri ticareti ” için İzmir’e gönderilmişti. Zamanla aile bu topraklarda kök salacak; Şark Halı, İzmir Yün Fabrikası, İzmir Pamuk Mensucat ve İzmir Basma Fabrikası ile halıcılıktan konfeksiyona bir çok sektörde ilk sınai fabrikaları kuracak; Levanten kültürünü zenginleştirecek; spor güncesine de pek çok başarı ekleyecekti. Cronicles Dergisi'nin 7. sayısında çıkan bu yazıyı, Levantine Heritage görselleri ile birleştirip sizlerle paylaşmak istedik...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...