Ana içeriğe atla

Şelale ve Kaplıca

İzmir'in kuzeyi, güneyine nazaran daha az popüler olmuş ama belki de güneyinden çok daha zengin güzelliklere, tarihe sahip olan bir bölgesidir. 

Bergama, Aliağa, Menemen hatta Bayraklı ve Karşıyaka apayrı bir kaç konu olabilir ama bu defa Dikili'ye bağlı Nebiler Köyü'nün pek çok köye nasip olmayacak iki doğal güzelliğini anlatmaya çalışacağız...
Yunan mitolojisinden kaynağını aldığını düşündüğümüz rivayete göre ölümsüz padişahın (tanrı) güzel kızı (peri) bir ölümlüye sevdalanır. Bu sevda zengin kız fakir oğlan hikayelerindeki gibi güç temsili baba tarafından engellenmeye çalışılır. Tam oğlanı öldürecekleri sırada beklenen doğa üstü olay gerçekleşir ve kız ile oğlanı bir ağaç kovuğuyla sararak koruma altına alır. Bu olayla insafa gelen baba, onları affeder. İki sevdalı aşklarının da peri gibi ölümsüz olmasını isteyince, bir şelaleye dönüşürler. Bu olay üzerine bir mağaraya girip inzivaya ve acısını çekmeye başlayan babanın da ağlayışları ölümsüzleşir. 

İşte şelalenin ve ağlayan mağaranın hikayesi bu şekilde anlatılır. 

İzmir'den Ayvalık'a giderken, Dikili'yi geçtikten 10 kilometre kadar sonra sağ tarafta göreceğiniz Gökçeağıl ve Nebiler tabelalarını takip ederek ana yoldan sonra 3-4 km içerisinde Nebiler'e ulaşacaksınız. 

Şelale girişine yakın bir yerde bir tesis yer almakta. Bu tesisin arkasından aşağıya doğru inen merdivenlerden Şelale'ye ulaşabilirsiniz. Ağlayan Mağara, Zindan ve Şelale için rahat bir ayakkabı, eğer suya girmek isterseniz mayo ile gitmeniz öneriliyor. 

Milliyet Gazetesi'nin 2014 yılında yaptığı bir haberde şöyle bahsediliyor şelaleden; "
Doğa harikası Nebiler Şelalesi'nin devamında ise, doğa yürüyüşüne çıkmak için elverişli patikalar bulunuyor. Şelale, üst kısmından devam eden patikadan ilerlendiğinde ilk olarak şelalenin zirvesinden suyun akışını ve yemyeşil ormanın manzarasını izleme fırsatı sunuyor. Bakir bir doğaya sahip Nebiler Şelalesi’nde bulunan patikadan ilerledikçe doğa ana sizi sürprizleri ile kucaklamaya devam ediyor. Ağaçların arasında ve şelale suyunun geçiş bölgesindeki mağara, durgun ve berrak suların oluşturduğu görüntüsüyle huzurun tadını çıkartmanızı sağlıyor.
"
 

Nebiler Köyü'nün zenginliği, şelalesi, ağlayan mağarası ile bitmiyor. Küçücük sempatik kaplıcası ile suyun sıcaklığı 55-75 derece arasında değişen Nebiler Kaplıcası, geniş olmayan bir tesise sahip ve suyu hidro asetat iyonu içeriyor.




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Giraudlar

Toprak mahsullerini ithal değil, ihraç ettiğimiz günlerdi. 1700’lü yılların ortalarıydı ve İzmir, yerel ürünlerin dünya pazarlarına aktarıldığı bir çıkış noktasıydı. Hatta ihracatta on kata ulaşan bir artıştan bahsediliyordu. Zira, “ Batı Avrupa’da sanayi devrimi nedeniyle toprak mahsullerine aşırı ihtiyaç duyuluyordu. ” Jean-Baptiste Giraud’nun Güney Fransa’nın Antibes kentinden İzmir’e gelişi tam da bu döneme rastlamıştı. Takvimler 1761’i gösteriyordu ve Giraud ailesinin ilk üyesi, Marsilyalı bir firma tarafından “ toprak mahsulleri ticareti ” için İzmir’e gönderilmişti. Zamanla aile bu topraklarda kök salacak; Şark Halı, İzmir Yün Fabrikası, İzmir Pamuk Mensucat ve İzmir Basma Fabrikası ile halıcılıktan konfeksiyona bir çok sektörde ilk sınai fabrikaları kuracak; Levanten kültürünü zenginleştirecek; spor güncesine de pek çok başarı ekleyecekti. Cronicles Dergisi'nin 7. sayısında çıkan bu yazıyı, Levantine Heritage görselleri ile birleştirip sizlerle paylaşmak istedik...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...