Ana içeriğe atla

Kurudere (Nazarköy)



Yazın Bozdağ yaylasında, kışın Torbalı düzlüğünde yaşamlarını sürdüren yörükler 150 yıl kadar önce Savaşında çayının kenarlarına geldiklerinde bir daha göçmemeye karar vermişler. Çünkü kiraz, zeytin, ceviz, nar ağaçları ile bezenmiş bu güzel topraklar onlara cennet gibi gelmiş. 

Köyün ismini ilkin Kurudere olarak belirlemişler. Çünkü Savaşında deresi zaman zaman kuruyormuş. Yüzyıl kadar sonra ise köyün ismi köylünün talebi ile Nazarköy olarak değiştirilmiş...


Nazarköy, Kemalpaşa ilçesinin 5 km uzağında Torbalı yolu üzerinde yer almaktadır. Kemalpaşa Dağları'nın (Nif Dağları) eteklerinde yer alan çok şirin ve yaklaşık 350 kişinin yaşadığı bir köydür. 2000'li yıllara kadar Kurudere olarak anılan adı Nazarköy olarak Bakanlar Kurulu onayı ile değiştirilmiş. Çünkü köyün daha çok Nazar Boncukları ile tanınması üzerine köylü böyle bir talepte bulunmuş.


Köy ilk kurulduğu zamanlar tütün ve bağcılık ile geçinirken, 1950 yılından itibaren kiraz yetiştiriciliği önem kazanmış ve yörenin en önemli tarımsal ürünü haline gelmiştir. Zeytin, ceviz ve kiraz köyün halen tarımsal ekonomisinin başlıca ürünleridir.

Nazar Boncuğu ile Tanışma

1900'lü yıllarla birlikte Mısır'dan göçen Abdülazim, Kemeraltı'nda ki Arap Hanı'nda ilk boncuk ocağını açmıştır. Önce Kadifekale daha sonra ise Cumaovası'na taşıdığı ocağında yıllarca boncuk üretmiş olan Abdülazim öldükten sonra oğulları ve yeğenleri üretime Görece'de, Cumaovası'nda, Kemeraltı'nda ve son olarak Bekir Usta tarafından Kemalpaşa'nın Kurudere köyünde devam etmişlerdir.




Kurudere'nin nazar boncuğu ile tanışması 1942 yılını gösterir. Bekir Usta, Abdülazim'in yeğeni Arap Selim'in yanında öğrendiği boncukçuluğu Kızılçam ormanları yönünden zengin köyde yapmaya başlaması ile köyün kaderi değişmiş. (Kızılçam boncuk yapımı için çok önemlidir. Kızılçam'dan elde edilen odunlar dışında hiç bir odundan verim alınamamıştır, bu ağaçlar boncukta kaliteyi belirlemektedir) 

Uzun bir süre boncuk üretimini öğretmeyen ve ocağını göstermeyen Bekir Usta, köyün delikanlısı Memet'in merakına engel olamamış ve bir gece ocağına gizlice giren Memet'e sırlarını kaptırmıştır. Ocağı çok dataylı bir şekilde inceleyen Memet, aynısını üreterek boncuk üretiminin köye yayılmasını sağlamıştır. Gel zaman git zaman köyün tarımdan sonra en büyük gelir kaynağı boncuk olmuştur. Halen günümüzde çok sayıda ocak yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmekte ve köyün ekonomisini canlı tutmaktadır.

Bir pazar gününü Kemalpaşa'ya ayıracak olursanız Kımız Çifliğini gezip, Nazarköy'e gelir alışverişinizi yapabilirsiniz. Köyde 10 kadar Boncuk Satış Büfesi ve üretimini izleyebileceğiniz bir kaç ocak bulabilirsiniz.


Köyün merkezinde yer alan Nazar Cafe'de köylüler tarafından yapılan gözleme ve saç kavurmayı afiyetle yiyebilirsiniz. Yemeğinizi yerken cam ocağında çalışan ustaları ve nazar boncuğu üretimini camlı bölmeden izleyebilirsiniz.  Ayrıca yine köyün meydanında yer alan tezgahlardan, zeytin, zeytinyağı, yeşil sabun, kekik, tarhana, bal, erişte gibi köyde üretilmiş organik ürünleri de çok uygun fiyatlı bulabilirsiniz.

Köye ulaşım Kemalpaşa'dan kalkan dolmuşlarla da yapılabiliyor. Ancak dikkat edin Kurudere ve Çiniliköy isimleri size yabancı gelmesin hepsi Nazarköy'e geliyor.


Bahsetmeden geçmeyeceğimiz bir detayda köyün hemen 2 km ardında yer alan Kanyon... Dağcılık kulüplerinin çok rağbet ettiği bu kanyonda düzenlenen yürüyüşler ya bu köyde başlıyor ya da bu köyde sona eriyor.

Nazarköy Boncuk Ocakları


İlçemize 6 km uzaklıkta bulunan Boncuk Ocaklarıyla ünlü  Nazarköy Mahallemiz (5) Atölyesiyle ülke ekonomisine katkıda bulunmaktadır. Bu şirin köyümüz Kemalpaşa-Torbalı Yolu üzerinde yoldan 1 km içeride Nif dağının yamacında kurulmuştur. Engebeli bir arazide kurulan Nazarköy dar sokaklarıyla iki kenarına yerleştirilen evler arasında basit yapılarıyla ve isli görünümüyle  Göz Boncuğu Atölyeleriyle dikkat çekmektedir. Ayrıca köyde Yatır Mevkinde Dede adıyla anılan bir yatır bulunmaktadır. Bu şirin yerleşim yeri 350 nüfusludur. Geçim kaynağı tarım, hayvancılık ve göz boncuğudur. Köy dere yatağında kurulmasından dolayı Kurudere Köyü ismini almış ancak tarihi, el emeği göz nuru göz boncuğu imalatından dolayı 20.03.2007 günü Bakanlık onayı ile Nazarköy olarak değiştirilmiştir. Nazarköy  yaklaşık 1950 yılından bu yana Nazar Boncuğu Ocakları ile cam süs eşyalarının yapıldığı ve halen devam edildiği görülmektedir. Mahalle sakinleri bu mesleği Arap Selim lakabıyla tanınan Selim ustadan öğrendiklerini ifade etmektedirler. Rivayete göre Arap Selim'in ailesi boncukla uğraşmaktaydı. Arap Selimin Babası  Abdülazim de boncuk ustasıydı. Köy’e Boncuğu getiren Bekir Arabalı ve Ahmet Arabalı bu mesleği Arap Selimden öğrenmişlerdir. 2000'li yıllara kadar köyde doğan tüm çocukların Nazar Boncuğu üretimiyle yetiştiği, 10 yıl öncesine kadar 12 ocağın bulunduğu, Çin süs eşyalarının Ülkemize girmesinden ötürü mahallede faaliyet gösteren Atölye sayısının altıya 6)’ kadar düştüğü mahalle muhtarımız tarafından beyan edilmektedir.  Atölye sahipleri atölyelerin haftanın üç gün üretim yaptığını, zor da olsa bu sanatı ve kültürü yaşatmaya çalıştıklarını belirtiyorlar. 

Yarım Asırdan beri yapımına devam edilen Nazar Boncuğu ustalık gerektiren oldukça zor bir sanattır. Sipariş üzenine çalışılan ocaklarda çeşitli boncuk imalatları yapılmaktadır. Bunlardan; Göz Boncuğu, Karagöz, Şekerlik, Plaka ve Zar Boncuğu en çok üretilen boncuk çeşididir. Boncuk yapımı esnasında yüksek ateş yüzünden, tıpkı kaynak yapımında çalışan insanlarda olduğu gibi, gözde kızarma ve kaşınma meydana gelmektedir. Bunun için gözlük kullanılmaktadır. Boncuk yapımı sırasında sındırgı- sıdır demiri, ray demiri, çelik çubuk, merteke(maşa) ve kalıp ismi verilen aletlerden yararlanılmaktadır. Göz Boncuğunun ham maddesi cam’dır. Ayrıca Boncuğu renklendirmede kullanılan özel boyalar mevcuttur. En çok kullanılan renk mor’dur.
 
Son yıllarda Kemalpaşa Kaymakamlığı tarafından boncuğun değerlendirilmesi ve zenginleştirilmesi amacıyla takı tasarımı kursları açılmış, köyde bulunan bayanlar boncuğu zarif takılara dönüştürmektedirler. Bayanlar arasından yapılan zarif takı ve süs eşyaları yine bayanlar tarafından köyde bulunan ahşap satış reyonlarında satışa sunulmaktadır.

Boncuğun yanı sıra bu mahallemizde Dağcılık Kulüplerinin yoğun olarak kullandığı kanyon da bulunmaktadır. Hafta sonu yoğun ziyaretçi akını olmaktadır. Mahalle halkı tarafından yetiştirilen organik ürünlerin yanı sıra Nif Dağı eteklerinden toplanmış şifalı bitkiler de Boncuk Çarşısında satışa sunulmaktadır. Kahvaltı ve yemek ihtiyacının karşılanacağı doğal ve otantik Nazar Cafe Restaurant, gelen ziyaretçilere nezih lezzetler sunmaktadır. Kahvaltınızı yaparken, yemeğinizi yerken, çayınızı yudumlarken veya kahve keyfi yaparken bir yandan da boncuk atölyesinde el emeği göz nuru boncukları yapan boncuk ustalarını seyredebilirsiniz. 

Ulaşım (özel araçla) İzmir Ankara Asfaltı üzerinden Kemalpaşa'ya, Kemalpaşa içerisinden geçerek Torbalı yolu 5. Km üzerinden sağlanmaktadır. (toplu taşıma araçları ile) İzmir'den Kemalpaşa dolmuşları veya Belediye otobüsleri ile Kemalpaşa'ya, oradan da Kemalpaşa-Nazarköy dolmuşu ile saat başı sağlanmaktadır. (Nazarköy dolmuşu Kemalpaşa Küçük Sanayi sitesi önünden köy istikametine hareket etmekte. Emniyet Müdürlüğü yan tarafındaki market önünden yolcu almaktadır. Köy dolmuşu çift saatlerde köyden, tek saatlerde Kemalpaşa'dan hareket etmektedir.)  

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...

İzmir’in Tarihine Bir Adım Daha Yakın

Fisun Yalçınkaya, İzmir Agorasını Kazı Başkanı ile birlikte gezip Milliyet Gazetesi'nde yayınladı. Bugünkü gazetelerde yer alan haberi sizlerle paylaşıyoruz. Belki bu vesile ile her gün önünden geçtiğiniz antik kenti bir kez gezmek istersiniz. Buyrun haberi olduğu gibi alıntılıyoruz... Gladyatörlerden, gemilere Roma günlük hayatına ışık tutan graffitileri, hamamı, kent alanıyla geniş ve zengin bir antik kent olan ve Total Oil Türkiye’nin desteklediği Smyrna’yı Kazı Başkanı DEÜ arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Akın Ersoy’la birlikte gezdik ve çalışmalardaki yenilikleri dinledik...