Ana içeriğe atla

İzmir Mutfağı


Zaman zaman İzmir'in usta kalemi Nedim Atilla'nın yazılarına yer veriyoruz blogumuzda.

Aynı zamanda gurme yönünden de bahsettiğimiz Atilla'nın yeni kitabını tanıtmak istedik size, kendi sitesinden ve kendi yorumuyla...
Yıllardır dostlarıma 'ne yazık ki elimde yok' diye hayıfllanarak cevap vermekten kurtuldum... Değerli arkadaşım, seçkin designer Servet Kuru ile eşim Füsun elele verdiler ve beni büyük bir azaptan kurtardılar... İlk baskısı tamamen tükenen Tarihten Günümüze İzmir Mutfağı adlı çalışmam, biraz aceleye gelmiş bir işti... Yeni baskı için düzeltmeler yapıldı, artık kimse 'Ben bu yemeği tarifine uygun yaptım ama olmadı' diyemez. Bütün tarifler tek tek denendi ve yapıldı, tadıldı, pek lezzetliydi, pek keyifliydi doğrusu.

Kitapta Şehrin Hamurişi Renkleri, Dünyanın En Eski Şarap İşliği gibi yeni bölümler var. Aşçıların ve ev kadınlarının yaşattığı yemeklerin sayısı da arttı...
 
İzmir Mutfağı'nın yeni baskısına Ahmet Piriştina Kent Arşivi Müzesi'nden ve seçkin kitapçılardan ulaşabilirsiniz... Nedim Atilla

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Giraudlar

Toprak mahsullerini ithal değil, ihraç ettiğimiz günlerdi. 1700’lü yılların ortalarıydı ve İzmir, yerel ürünlerin dünya pazarlarına aktarıldığı bir çıkış noktasıydı. Hatta ihracatta on kata ulaşan bir artıştan bahsediliyordu. Zira, “ Batı Avrupa’da sanayi devrimi nedeniyle toprak mahsullerine aşırı ihtiyaç duyuluyordu. ” Jean-Baptiste Giraud’nun Güney Fransa’nın Antibes kentinden İzmir’e gelişi tam da bu döneme rastlamıştı. Takvimler 1761’i gösteriyordu ve Giraud ailesinin ilk üyesi, Marsilyalı bir firma tarafından “ toprak mahsulleri ticareti ” için İzmir’e gönderilmişti. Zamanla aile bu topraklarda kök salacak; Şark Halı, İzmir Yün Fabrikası, İzmir Pamuk Mensucat ve İzmir Basma Fabrikası ile halıcılıktan konfeksiyona bir çok sektörde ilk sınai fabrikaları kuracak; Levanten kültürünü zenginleştirecek; spor güncesine de pek çok başarı ekleyecekti. Cronicles Dergisi'nin 7. sayısında çıkan bu yazıyı, Levantine Heritage görselleri ile birleştirip sizlerle paylaşmak istedik...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...