Ana içeriğe atla

Ali Çetinkaya ve Bulvarı

Gündoğdu Meydanı'ndan başlayarak, tren yoluna kadar ilerleyen bulvarı bilirsiniz... Ali Çetinkaya Bulvarı.

Eko Pub, Sevinç Pastanesi, Alsancak Devlet Hastanesi, Alsancak Hocazade Camii, Atatürk Spor Salonu, Atatürk Yüzme Tesisleri gibi önemli  ve/veya sembol mekanların adres bilgilerinde yer alan bu önemli bulvara adını veren Ali Çetinkaya kimdir biliyor musunuz?

Kurtuluş Savaşının kahramanlarından, Ayvalık'ta ilk kurşunu sıkanlardan birisi. Ancak 1930'lu yıllarda Atatürk'ün de onay verdiği İstanbul Boğazı Köprüsü'ne kenti çirkinleştirdiği için engel olan birisi de aynı zamanda...



1878 yılında Afyon'da doğdu. Demirci ustası Ahmet Efendi’nin oğludur. Afyon Rüştiyesi'nde ve Bursa Askeri İdadisi'nde okudu. 1898’de Harp Okulu’nu bitirdi; Trablusgarp Savaşı’nda çarpıştı, I. Dünya Savaşı’nda Irak , Kafkasya ve Makedonya cephelerinde çarpıştı. Mondros Mütarekesi’nden sonra Ayvalık’taki 72. Alay Komutanlığı'na getirildi. 29 Mayıs 1919 Ayvalık’ı işgal eden Yunan ordusuna karşı ilk direnişi başlattı ve halkın da katılımını sağayarak, Ayvalık Cephesini oluşturdu.

İttihat ve Terakki Cemiyeti üyesi olan Çetinkaya, 1920’de toplanan son Osmanlı Meclis-i Mebusanı’na milletvekili olarak girmişti ancak İstanbul’un işgali üzerine Malta sürgünleri arasında yer alarak yurttan uzaklaştırıldı. 1921’de serbest bırakıldı ve yurda dönerek Afyon mebusu olarak TBMM 1. Dönem’e katıldı.

1925'te Şeyh Sait Ayaklanmaları sırasında İstiklal Mahkemesi Başkanı olarak görev yaptı.

16 Şubat 1934'te Bayındırlık Bakanı oldu. Ankara'daki resmi dairelerin çoğu, Çetinkaya'nın beş yıl süren bakanlığı sırasında yapıldı. Bu görevi 3 Nisan 1939’a değin sürdü. 1931 yılında Nuri Demirağ Asya’yı Avrupa'yla birleştirmeyi düşündü. 4 yıl süren bir etüt çalışması sonucu Amerika’nın en büyük çelik fabrikası ile de görüşerek içinden demiryolunun da geçeceği bir köprü yapmak istedi. Salih Bozok bu projeyi Atatürk’e götürdü. Atatürk bu projeyi çok beğendi ve hükümete gönderdi. Bayındırlık Bakanı Ali Çetinkaya “olmaz bu iş” diyerek karşı çıktı, ve proje “kentin güzelliğini bozar”` düşüncesiyle geri çevrildi. Nuri Demirağ görüşmeden ayrılırken “Bu iş olacaktır. İstanbul buna muhtaçtır. Ben yapamazsam evladıma bırakırım” dedi.

Cumhuriyetin ilk yıllarında önemli görevler alan Ali Çetinkaya, 1937'de Bayındırlık Bakanı olarak Almanya'ya bir yurt dışı seyahat gerçekleştirerek o dönemin Nazi Diktatörü Adolf Hitler'le görüşme yaptı.



1939-1940 yıllarında bir süre de Ulaştırma Bakanlığı yaptı. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Ulaştırma Bakanıdır. Bakanlığı sırasında demiryolu politikasının savunucusu olmuş ve 1200 km demiryolu yaptırmıştır. Demokrasiye geçildikten sonra halk kendisini milletvekili olarak seçmemiştir.

Kaynaklar:- Wikipedia - Ali Çetinkaya

Yorumlar

  1. O demiryollarını yapan Nuri DEMİRAĞ dır, insanları yanlış bilgilendirmeyin.

    YanıtlaSil
  2. İsmini vermek istemeyen değerli yorumcumuz,

    Blogumuzu takip ettiğiniz için teşekkürlerimizi sunarız. Yorumunuzun doğruluğu araştırılarak, düzeltme ihtiyacı doğarsa, gereğinin yapılacağından şüpheniz olmasın. Ancak yazının sonuna dikkat ederseniz bu yazı bir alıntıdır. Halka açık bir kaynak olan Wikipedia'dan alıntılanmış bir yazının düzeltmesini yapmak bizim tasarrufumuzda değildir. Kaldı ki Wikipedia yazarları kaynakçası açık ve net bir şekilde belirtilmediği hallerde bir veri/bilgi girişi yapılmasına müsade etmeyen ciddi filtreleri uygularlar. Konu yazıda itiraz ettiğiniz bölümle ilgili kaynakça aşağıdaki gibidir. İtirazlarınızı Atatürk Araştırma Merkezi'ne yapmanız daha doğru olacaktır.

    Mustafa Balcıoğlu, Ölümünün 48. Yılında Ali Çetinkaya, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Cilt 13:, Sayı:38 Temmuz 1997

    Saygılarımızla...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Giraudlar

Toprak mahsullerini ithal değil, ihraç ettiğimiz günlerdi. 1700’lü yılların ortalarıydı ve İzmir, yerel ürünlerin dünya pazarlarına aktarıldığı bir çıkış noktasıydı. Hatta ihracatta on kata ulaşan bir artıştan bahsediliyordu. Zira, “ Batı Avrupa’da sanayi devrimi nedeniyle toprak mahsullerine aşırı ihtiyaç duyuluyordu. ” Jean-Baptiste Giraud’nun Güney Fransa’nın Antibes kentinden İzmir’e gelişi tam da bu döneme rastlamıştı. Takvimler 1761’i gösteriyordu ve Giraud ailesinin ilk üyesi, Marsilyalı bir firma tarafından “ toprak mahsulleri ticareti ” için İzmir’e gönderilmişti. Zamanla aile bu topraklarda kök salacak; Şark Halı, İzmir Yün Fabrikası, İzmir Pamuk Mensucat ve İzmir Basma Fabrikası ile halıcılıktan konfeksiyona bir çok sektörde ilk sınai fabrikaları kuracak; Levanten kültürünü zenginleştirecek; spor güncesine de pek çok başarı ekleyecekti. Cronicles Dergisi'nin 7. sayısında çıkan bu yazıyı, Levantine Heritage görselleri ile birleştirip sizlerle paylaşmak istedik...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...