Ana içeriğe atla

İzmir'in Arşivlik Kitabı

Okunması gereken kitaplar arasına bir İzmir kitabı daha eklendi.

Şenocak Yayınları tarafından yayınlanan "1950'li Yıllarda İzmir" Demokrat Parti yönetiminin hakim olduğu yıllarda İzmir'in kültürel ve sosyal tarihini inceleyen bir kitap olarak tanıtılıyor.

Kitabın yazarı İzmir Atatürk Ticaret Meslek Lisesi Tarih Öğretmeni Hülya Gölgesiz Gedikler...

Bu kitapta, İzmir’in Demokrat Parti iktidarı dönemine denk gelen 1950’li yılları mercek altına alınmaktadır.
 
Hülya Gölgesiz Gedikler, toplumsal, kültürel ve ekonomik tarih araştırmalarının geçmişi değerlendirme ve günü daha iyi anlama açısından ne denli önemli olduğunu bu çalışmasıyla ortaya koyuyor.
 
İzmir Millî Kütüphane Süreli Yayınlar Arşivi, İzmir Ahmet Piriştina Kent Arşivi'nde yer alan belediye meclisi tutanakları, belediyenin çalışma raporları incelenerek ve 1950'li yıllara tanıklık etmiş aydınların anlattıkları derlenerek büyük bir emekle hazırlanmış, çok sayıda resmi belge ve görsel materyalle de desteklenen bu kitap, 1950’li yıllarda önemli toplumsal ve siyasal gelişmelere sahne olan İzmir’in gündelik yaşamının ayrıntılı bir fotoğrafı gibidir.
 
1950’li Yıllarda İzmir” kitabı, yakın tarihe meraklı olanların, İzmirlilerin ve İzmir'e gönül verenlerin kitaplığında bulunmalı ve gelecek kuşaklar için özenle saklanmalıdır.
 
434 sayfalık bu kitap 30 TL dan satışa sunuluyor...
 
Kaynak: Şenocak Yayınevi

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Giraudlar

Toprak mahsullerini ithal değil, ihraç ettiğimiz günlerdi. 1700’lü yılların ortalarıydı ve İzmir, yerel ürünlerin dünya pazarlarına aktarıldığı bir çıkış noktasıydı. Hatta ihracatta on kata ulaşan bir artıştan bahsediliyordu. Zira, “ Batı Avrupa’da sanayi devrimi nedeniyle toprak mahsullerine aşırı ihtiyaç duyuluyordu. ” Jean-Baptiste Giraud’nun Güney Fransa’nın Antibes kentinden İzmir’e gelişi tam da bu döneme rastlamıştı. Takvimler 1761’i gösteriyordu ve Giraud ailesinin ilk üyesi, Marsilyalı bir firma tarafından “ toprak mahsulleri ticareti ” için İzmir’e gönderilmişti. Zamanla aile bu topraklarda kök salacak; Şark Halı, İzmir Yün Fabrikası, İzmir Pamuk Mensucat ve İzmir Basma Fabrikası ile halıcılıktan konfeksiyona bir çok sektörde ilk sınai fabrikaları kuracak; Levanten kültürünü zenginleştirecek; spor güncesine de pek çok başarı ekleyecekti. Cronicles Dergisi'nin 7. sayısında çıkan bu yazıyı, Levantine Heritage görselleri ile birleştirip sizlerle paylaşmak istedik...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...