Ana içeriğe atla

Yassıcaada

Yıllarca terk edilmiş bir halde kaderine terk edilen Yassıcaada, son bir kaç yıldır İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin de gayretleri ile İzmirlilerin yoğun ilgisini kazanmaya başladı. Geçtiğimiz yıl 40 binin üzerinde İzmirliyi ağırlayana adaya yeni sezon seferleri başladı.

Gazete Yenigün'ün konuyla ilgili haberi şöyle...
 

Karşıyaka ve Konak iskelelerinden yolu alan vapurla gidilen adada, şezlonglar, gölgelikler, duşlar bulunuyor. Tatilciler yiyeceklerini kendileri götürebiliyor ya da kafeteryadan alabiliyorlar.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2001 yılından bu yana ekonomik ve güvenli koşullarda günübirlik tatil yapmak isteyen İzmirliler’in hizmetine sunduğu Urla açıklarındaki Yassıcaada'da tatil sezonu açıldı.

Gidiş-dönüş vapur seferleri için sadece 12 TL ödeyen tatilciler, sezonun ilk haftasonunda adaya akın etti. Masmavi denizi, temiz kumsalı ve Büyükşehir Belediyesi tarafından işletilen tesisleri ile ilgi çeken Yassıcaada’da buluşan vatandaşlar, kendilerini Urla’nın serin sularına bıraktı; güneşin, denizin ve kumsalın keyfini çıkardı. Su kaydırağından ve dubadan denize atlayan gençler, yaz sezonunu iple çeken Yassıcaada’yı şenlendirdi.

Yassıcaada’ya sefer yapan vapurlar, ortalama 500 yolcu taşıyor. Her yıl olduğu gibi, bu yıl da adaya Pazartesi hariç her gün gidilebilecek. Vapurlar salı, çarşamba, perşembe ve cuma günleri önce saat 08.45’te Karşıyaka İskelesi’nden, daha sonra ise saat 09.15’da Konak İskelesi’nden hareket edecek. Cumartesi ve pazar günleri ise talebe göre sefer yapılacak. Seferler, tek vapur olması halinde hafta içi tarifesine göre uygulanacak. Yoğunluk olması durumunda ise Karşıyaka ve Konak’tan birer olmak üzere toplam iki vapur saat 08.45’te kalkacak. Adadan dönüş saati 17.30. Biletler, bir önceki gün saat 22.00’ye kadar satılacak.

Ücretli sefer yapılmayan Pazartesi günleri, Büyükşehir Belediyesi’nin Önder Aile Projesi, Kardeş Aile Projesi, Abla-Ağabey-Kardeş Projesi’ndeki öğrenciler ve meslek kurslarına devam eden kursiyerler ile engelli vatandaşlar ile aileleri ücretsiz olarak adanın konuğu oluyor.

Temiz ve 400 metrelik kumsalıyla tatilcileri bekleyen Yassıcaada’daki aktivite ve olanaklar tatil köylerini aratmıyor. İskele, şezlonglar, gölgelikler, duşlar bulunuyor. Ada misafirleri, yiyeceklerini kendileri getirebilecekleri gibi yanlarında yük etmeden İzmir Büyükşehir Belediyesi Grand Plaza A.Ş. tarafından işletilen kafeteryadan alacakları sağlıklı ürünlerle karınlarını doyurabiliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi, tatilcilerin hem adada hem de vapur yolculuğu sırasında güvenliğini de unutmadı. İstenmeyen durumlara müdahale edebilmek için özel güvenliğin yanısıra, cankurtaran, doktor ve hemşireden oluşan sağlık ekibi görev yapıyor. Adada bir de sürat teknesi hazır bulunduruluyor. Yassıcada tesisleri, geçtiğimiz sezon 40 bin 351 kişiyi ağırlamıştı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan WEB sitesi aracılığı ile de bilgi alabilirsiniz.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Giraudlar

Toprak mahsullerini ithal değil, ihraç ettiğimiz günlerdi. 1700’lü yılların ortalarıydı ve İzmir, yerel ürünlerin dünya pazarlarına aktarıldığı bir çıkış noktasıydı. Hatta ihracatta on kata ulaşan bir artıştan bahsediliyordu. Zira, “ Batı Avrupa’da sanayi devrimi nedeniyle toprak mahsullerine aşırı ihtiyaç duyuluyordu. ” Jean-Baptiste Giraud’nun Güney Fransa’nın Antibes kentinden İzmir’e gelişi tam da bu döneme rastlamıştı. Takvimler 1761’i gösteriyordu ve Giraud ailesinin ilk üyesi, Marsilyalı bir firma tarafından “ toprak mahsulleri ticareti ” için İzmir’e gönderilmişti. Zamanla aile bu topraklarda kök salacak; Şark Halı, İzmir Yün Fabrikası, İzmir Pamuk Mensucat ve İzmir Basma Fabrikası ile halıcılıktan konfeksiyona bir çok sektörde ilk sınai fabrikaları kuracak; Levanten kültürünü zenginleştirecek; spor güncesine de pek çok başarı ekleyecekti. Cronicles Dergisi'nin 7. sayısında çıkan bu yazıyı, Levantine Heritage görselleri ile birleştirip sizlerle paylaşmak istedik...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...