Ana içeriğe atla

3 Ülke 3 Yazar Konu İzmir


Radikal Gazetesi'nin 02 Haziran tarihli haberine göre; Yunanistanlı yazar Spiros Gogolos, Kemal Anadol ve Fransız tarihçi Hervé Georgelin İzmir'de İzmir'i tarihini konuşacak. Ekonomi Üniversitesi’nde İzmir’i yazanlar bu kenti ve Osmanlı coğrafyasının çok kültürlü ve çatışmalı yaşamını konuşacak...

Toplantıda “İmparatorluğun Kalbinde: Selanik, İstanbul , İzmir 1905-1912” romanının yazarı Spiros Gogolos bir konuşma yapacak. Gogolos’a Türk-Yunan ortak geçmişini konu alan “Büyük Ayrılık” romanının yazarı Kemal Anadol ve İzmir’in çok-kültürlü geçmişi konusunda uzman, “Smyrna’nın Sonu” kitabının yazarı, Fransız tarihçi Hervé Georgelin eşlik edecek.

 İzmir Ekonomi Üniversitesi İletişim Fakültesi, Yakın Kitabevi, İstos Yayınları ve Fransız Kültür Merkezinin işbirliğinde düzenlenecek etkinlik, 11 Haziran Çarşamba günü saat 18.00’de Alsancak Fransız Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek.
 
Spiros Gogolos stos Yayınları tarafından basılan kitabı ‘İmparatorluğun Kalbinde Selanik İstanbul İzmir 1905 – 1912’de Osmanlı döneminde geçen bir hikaye anlatıyor. İskenderiyeli Yunan bir tütün tüccarının oğlu olan Alkis, Batıda aldığı klasik eğitimin ardından ticareti değil, milliyetçi boğazlaşma ve savaşın eşiğindeki Balkanlar ve Anadolu 'yu keşfedeceği macerayı seçer. Bir gazeteci olarak Atina'da başladığı yolculuğu Selanik, İstanbul ve İzmir'e, İmparatorluğun Kalbi'ne uzanacaktır.
 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Giraudlar

Toprak mahsullerini ithal değil, ihraç ettiğimiz günlerdi. 1700’lü yılların ortalarıydı ve İzmir, yerel ürünlerin dünya pazarlarına aktarıldığı bir çıkış noktasıydı. Hatta ihracatta on kata ulaşan bir artıştan bahsediliyordu. Zira, “ Batı Avrupa’da sanayi devrimi nedeniyle toprak mahsullerine aşırı ihtiyaç duyuluyordu. ” Jean-Baptiste Giraud’nun Güney Fransa’nın Antibes kentinden İzmir’e gelişi tam da bu döneme rastlamıştı. Takvimler 1761’i gösteriyordu ve Giraud ailesinin ilk üyesi, Marsilyalı bir firma tarafından “ toprak mahsulleri ticareti ” için İzmir’e gönderilmişti. Zamanla aile bu topraklarda kök salacak; Şark Halı, İzmir Yün Fabrikası, İzmir Pamuk Mensucat ve İzmir Basma Fabrikası ile halıcılıktan konfeksiyona bir çok sektörde ilk sınai fabrikaları kuracak; Levanten kültürünü zenginleştirecek; spor güncesine de pek çok başarı ekleyecekti. Cronicles Dergisi'nin 7. sayısında çıkan bu yazıyı, Levantine Heritage görselleri ile birleştirip sizlerle paylaşmak istedik...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...