Ana içeriğe atla

Yengen'de Değişiklikler

Son günlerde yaşadığımız zeka, barış, gençlik kokan hareketlerden anladığımız bizimde artık biraz kabuk değiştirmemiz gerektiği idi. 

Belki ülkemizi yönetenlerin bu durumdan çıkarttığı kıssadan hisse bizim çıkarttığımız ile aynı olmayabilir ancak biz bu şekilde algıladık. Ve artık Türkiye'de hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağını tahmin ediyoruz. Önümüzde bize daha zeki bir nesil var. Onların beklentilerini karşılamalı, bilgilerine bilgi katmalı, daha iyi bir yayınla yardımcı olmalıyız. 

Dediğimiz gibi biz üzerimize düşeni yapmaya hazırız ve bu bağlamda ilk adımımızı atıyoruz. 

Artık blogumuzda sadece kültür sanat folklor haberleri yer almayacak. Artık kentimizin geleceğini ilgilendiren, kentimizi yönetenleri ilgilendiren kısacası kentimizi eleştiren yazılar da yer alacak. 

Eleştiri deyince hepimizin aklına olumsuz, yıpratıcı, mesnetsiz yazılar gelir. Bizde böyle olmayacak. Kaynağını gösteremediğimiz, sağlamasını yapamadığımız, çözüm önerisi sunamadığımız eleştiriyi yapmayacağız. 

Eğer gücümüz yeterse çerçeveyi biraz daha genişletiriz. Ayvalık, Kuşadası, Turgutlu başta olmak üzere çevre ilçelerle de ilgilenmeye başlayabiliriz. 

Tüm Yengen okuyucularının da katkılarını, eleştirilerini, yorumlarını bekliyoruz. Fikir çeşitlendikçe olgunlaşır. Sizlerin fikirlerine ihtiyacı var gelecek nesillerin. 






Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Giraudlar

Toprak mahsullerini ithal değil, ihraç ettiğimiz günlerdi. 1700’lü yılların ortalarıydı ve İzmir, yerel ürünlerin dünya pazarlarına aktarıldığı bir çıkış noktasıydı. Hatta ihracatta on kata ulaşan bir artıştan bahsediliyordu. Zira, “ Batı Avrupa’da sanayi devrimi nedeniyle toprak mahsullerine aşırı ihtiyaç duyuluyordu. ” Jean-Baptiste Giraud’nun Güney Fransa’nın Antibes kentinden İzmir’e gelişi tam da bu döneme rastlamıştı. Takvimler 1761’i gösteriyordu ve Giraud ailesinin ilk üyesi, Marsilyalı bir firma tarafından “ toprak mahsulleri ticareti ” için İzmir’e gönderilmişti. Zamanla aile bu topraklarda kök salacak; Şark Halı, İzmir Yün Fabrikası, İzmir Pamuk Mensucat ve İzmir Basma Fabrikası ile halıcılıktan konfeksiyona bir çok sektörde ilk sınai fabrikaları kuracak; Levanten kültürünü zenginleştirecek; spor güncesine de pek çok başarı ekleyecekti. Cronicles Dergisi'nin 7. sayısında çıkan bu yazıyı, Levantine Heritage görselleri ile birleştirip sizlerle paylaşmak istedik...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...