Ana içeriğe atla

Atıl Mekanlar 1

İzmir'de o kadar çok atıl mekan var ki, düşündükçe insanın kafasını bulandırıyor. Kimi kamu kurumlarının işletemediği, kimi şahısların şahsi hırslarına yenik düşen, kimi kanuna kimi mirasa kimi de borca kurban gitmiş... 

Etrafınızı düşünün, her gün geçtiğiniz yolları...

Aklınıza gelen bir kaç tanesinin size ait olsaydı nasıl değerlendireceğinizi düşünün...
İnciraltı Açıkhava Tiyatrosu'da bunlardan birisi... Belki ilk olmayı hakedecek kadar geçmişi yok ama önümüze çıktı bir kere.... 

İnciraltı Gençlik Parkı içerisinde yer alan tiyatronun neden kullanılmadığını merak edip dururuz. Acaba sağını solunu paralı otopark yaptılar diye mi? Yoksa güzelim işletmeleri özelleştirip seviye kaybı yaşadıkları için midir bilinmez, eski popülaritesi kalmayan İnciraltı'nda çürüyen bir tiyatro.. 

Uzun yıllar var hiç bir etkinliğini duymadığımız...

Biraz araştırınca Balçova Belediyesi'ne değil Büyükşehir Belediyesi'ne ait olduğunu öğrendik. 

Bakın neymiş özellikleri; 

İnciraltı Açıkhava Tiyatrosu
İzmir Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sanat Dairesi Başkanlığı Kültür ve Sanat Şube Müdürlüğü'ne bağlı İnciraltı Amfi Tiyatro'da konser, tiyatro ve gösteriler düzenlenmektedir.

Koltuk Kapasitesi: 852
Tahsis Bedeli:1100 TL ( KDV dahil)
Kültür ve Sanat Şube Müdürlüğü Tel: 293 19 47
İnciraltı Gençlik Parkı içi

Büyükşehir Belediyesi'nin internet sitesinde alıntıladığımız bu bölümde aslında ne kadar büyük bir kayıp olduğunu anlayabilirsiniz.

1100 TL kazanmaktansa amatör gruplara ücretsiz tahsis edilse biraz desteklense? 
Halk oyunları derneklerine tahsis edilse halk kültüre ihya olsa?
Belediyelerin koroları orada yazlık konserler verse?

Azıcık daha iyi olmaz mıydı?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Giraudlar

Toprak mahsullerini ithal değil, ihraç ettiğimiz günlerdi. 1700’lü yılların ortalarıydı ve İzmir, yerel ürünlerin dünya pazarlarına aktarıldığı bir çıkış noktasıydı. Hatta ihracatta on kata ulaşan bir artıştan bahsediliyordu. Zira, “ Batı Avrupa’da sanayi devrimi nedeniyle toprak mahsullerine aşırı ihtiyaç duyuluyordu. ” Jean-Baptiste Giraud’nun Güney Fransa’nın Antibes kentinden İzmir’e gelişi tam da bu döneme rastlamıştı. Takvimler 1761’i gösteriyordu ve Giraud ailesinin ilk üyesi, Marsilyalı bir firma tarafından “ toprak mahsulleri ticareti ” için İzmir’e gönderilmişti. Zamanla aile bu topraklarda kök salacak; Şark Halı, İzmir Yün Fabrikası, İzmir Pamuk Mensucat ve İzmir Basma Fabrikası ile halıcılıktan konfeksiyona bir çok sektörde ilk sınai fabrikaları kuracak; Levanten kültürünü zenginleştirecek; spor güncesine de pek çok başarı ekleyecekti. Cronicles Dergisi'nin 7. sayısında çıkan bu yazıyı, Levantine Heritage görselleri ile birleştirip sizlerle paylaşmak istedik...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...