Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Ciğer Dede Yatırı

" ...Ciğer Dede ile ilgili bir hikaye anlatılır dı ki hep ilgimi çekmiştir. Yunanlılar Balçovaaltı'na geldiği zaman Ciğer Dede'nin türbesini görürler. Burada güzel içki içilir diyerek, ağaçlar altındaki türbeyi yıkarlar. Yunanlılar bu türbeyi yıkarken Ciğer Dede yerinde yoktur. Yıkımdan sonra Dede gelir bakar ki türbe yok...Türbenin yıkım emrini veren Yunanlı Panayoti o sırada İzmir Limanı'ndaki gemide uyumaktadır. Ciğer Dede, Panayoti'nin başında belirir ve (Benim türbemi yapın) der. Yapılmayınca, ikinci gece yine gider. Panayoti, ikinci ikazı da dikkate almaz. Dede kızar ve 3. gidişinde Panayoti'ye (Benim türbem bugün yapıldı, yapılmadı. Ne kadar askerin varsa hepsi temiz) tehdidinde bulununca, Panayoti çok korkar ve ertesi gün 15-20 usta, 40-50 asker ile Ciğer Dede'nin türbesini yeniden yaptırır..."...

Necdet Tokatlıoğlu

Necdet Tokatlıoğlu Kimdir? 30 Ocak 1933 tarihinde İzmir'de doğdu. Müziğe, 1948 yılında, İzmir Türk Musıkisi Cemiyeti’nde başladı. Burada Ahmet Aksoy ve İlyas Tonguç’dan yararlandı. 1951 yılında Mehmet Kasabalı’dan ud ve nota dersleri almaya başladı. 1952 yılında, İzmir Radyosu’na girdi. 1954 yılında Ankara Radyosu’nda hem ud hem de ses sanatçısı olarak çalışmaya başladı. Ankara Radyosu’nda Fahri Kopuz, Ruşen Kam, Suphi Ziya Özbekkan’dan nazariyat, Refik Ahmet Sevengil’den edebiyat, Mesude Çağlayan ve Saadet İkesus’dan şan dersleri aldı. 7 Ekim 1960 tarihinde, Ankara Radyosu Müzik Yayınları Müdürü oldu. 1961 yılı Aralık ayında ise solistlik görevine geri döndü. Kendi isteğiyle emekliye ayrıldığı 1981 yılına kadar radyoda solist, korist ve program şefi olarak görev yaptı.

Admed Adnan Saygun

7 Eylül 1907'de İzmir'de dünyaya gelen Ahmed Adnan Saygun, Türkiye'nin ilk devlet sanatçısı olmasının yanısıra, ilk Türk Operası olan Özsoy Operasını İran Şahı'nın gelişi şerefine Atatürk'ün emri ile yazmıştır. İzmirli köklü bir aileden gelen Adnan Saygun, daha ilkokul yıllarında başladığı müzik çalışmalarına, sanat eğitimine ağırlık veren bir okul olan İzmir İttihat ve Terakki İdadisi 'nde devam etti. 13 yaşında İzmir'de İsmail Zühtü (nazariyat) Rosati (piyano) ve Tevfik Bey (piyano),1922 yılında ise Macar Tevfik Bey'in öğrencisi oldu...

İzmir Avrupa Caz Festivali

4-20 Mart 2013 tarihleri arasında 20. kez düzenlenecek olan İzmir Avrupa Caz Festivali hazırlıklarına devam ediyor.  Festivalin afişini belirlemek için düzenlenen yarışma 26 Ocak'ta sona erecek. Yarışma başvuru ve koşullarını öğrenmek için buraya tıklayınız.

Kızlarağası Han

Kızlarağası Hanı, İzmir’deki hanların en büyüğü ve en görkemlisidir. Anıtsal bir özelliğe sahip olduğu gibi, mimari özelliği bakımından tek örnek olması Osmanlı hanları arasında ona özgünlük kazandırmaktadır...

Türkan Sultan

Türkan Şoray`la Söyleşi ve İmza gününe tüm İzmirli halkı davetlidir. Etkinlik 19 Ocak 2013 saat 14.00′de İsmet İnönü Sanat Merkezi’nde...

Yaşama Sırası Sende

hoş geldin Zeynep'imiz * yaşama sırası sende...

Ayhan Işıyan (Taçsız Kral)

İzmirli Ermeni kökenli bir ailenin çocuğu olarak Selanik'te doğup, İzmir'e yerleşen Ayhan Işıyan yani bilinen adıyla Ayhan Işık, nüfusunda İzmir doğumlu olduğu yazıldığı için İzmirli ünlüler arasında adı geçer. 5 Mayıs 1929 yılında dünyaya gelen Işık, 1953'te Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü'nden mezun oldu. 

Usta 111 Yaşında

Pazartesi Söyleşileri

Konuk : Deniz Moralıgil Konu : İnternet Dünyası ve Blog Yazarlığı Yer : Kedi Kitabevi - 0232 336 72 27

Saat Kulesi

Saat Kulelerinin ilk örneklerine XIII yüzyıldan itibaren Avrupa’da kiliselerde ve saray kulelerinde rastlanılmaktadır İtalya’da De Dondi’nin 1348 ile 1362 yılları arasında ve Fransa’da Henri de Vick’in Fransa Kralı V Charles için 1360’da inşa etmiş olduğu saat kuleleri bunların ilk örnekleridir. XV. yüzyılda yapılan ilk saatler ve saat kuleleri, matbaa baskısı kitaplarla birlikte, Ortaçağ’a son veren makine olmuştur. Ortaçağın sona ermesiyle açılan yeni çağda, Avrupa’da saat kuleleri öylesine önem kazanmışlardır ki, ünlü kent tarihçisi Mumford, “ Modern çağları belirleyen teknolojinin, sanıldığı gibi buhar makinesi değil, saat olduğunu ” söyleyecek kadar ileri gitmiştir...

Düş Kapısının Mandalı

Konuk : Gülşah ELİKBANK Konu : Fantastik Edebiyat - " Düş Kapısının Mandalı " (Türk ve Dünya Yazınından Örneklerle) Yer : Kedi Kitabevi - 0232 336 72 27