Ana içeriğe atla

Tanıştıralım "Halcyon Smyrnensis"

 


Tanımayanlara tanıştıralım... Hemşehrimiz, yüzyıllardır komşumuz, kentimizin Zooloji literatürüne girmiş bir türü. Kendisini dünyada KingFisher olarak tanıyorlar. Ama eğer gıdısı beyaz ise o zaman diyorlar ki bu KingFisher İzmirli. Birşeyler anımsatmadıysa belki 2005 yılında yapılmış Üniversite Oyunları'ndan hatırlarsınız, oyunların simgesiydi.. 

Yalı Çapkını... 

İzmir'in Bakırçay ve Gediz Deltaları'nda yerleşik olarak yaşamını sürdüren bu balıkçıl kuşa Pasaport'ta çay içerken de rastlayabilirsiniz. Çok yakınımızda ama korunmaya muhtaç olduğunu bilmiyoruz. Çünkü çok tanımıyoruz. 

Hadi gelin biraz tanıyalım. 


Literatüre Halcyon Smyrnensis olarak girmiş bu tür İzmir Bakırçay ve Gediz Havzaları'nda yerleşik olarak türünü sürdürür. Wikipedia'daki tanımına göre Yalıçapkınıgiller (Alcedinidae), gökkuzgunları (Coraciiformes) takımına ait bir kuş familyasıdır.

Familya üyeleri tüm dünyada yayılış gösterirler. Afrika'dan Avustralya'ya kadar olan bölgede bulunurlar. Tek tür Alcedo atthis Avrupa'da ve kuzey Asya'da görülür (İngilizcesi kingfisher). Familyanın kökeninin aslen Asya olduğu sanılmaktadır.

Başları büyük, boyunları kısa, gaga uzun ve kuvvetlidir. Ormanlar ve sulak alanlar yayıldıkları bölgelerdir. böcekler, sürüngenler ve balıklarla beslenirler. Yuvaları toprakta dikine, galeriler şeklinde ya da ağaç kovuklarındadır. Yavrular yumurtadan çıktıklarında çıplaktırlar. Suda yaşayanlar aniden suya dalarlar.

Üreme bölgeleri genel olarak tatlısu kenarlarıdır, kısmen deniz kıyısında da bulunabilir, yuvalarını kum duvarlara açtığı oyuklara yapar.

Bulunduğu yerler Gediz Deltası, İzmir-Bakırçay Deltası, Muğla-Güllük, Muğla-Bodrum, Mersin, Ankara Mogan, Eymir Gölü. Aynı zamanda Adana'nın Mersin'e doğru yer alan bölümlerinde sulak (su kanalları vb.) alanlarda da yaşar. Ayrıca İstanbul Boğazı'nda da görülmüştür. İzmir Alsancak Pasaport Vapur İskelesi'nin arka duvarında ve körfez içindeki mendirekte de gözlemlenmiştir. Yerli bir kuş türüdür, göç olayı yaşamamaktadır.

Yalıçapkını sulak alanlarda suya dalarak yakaladığı balıklarla beslenir. Ayrıca 1.3 saniyede avını yakalayabilme yeteneğine sahiptir.

Genellikle sesiyle kendini fark ettirir,aynı zamanda havada asılı kalabilen bir kuş türüdür. Dimdik tüner ya da öne doğru eğilir,genellikle uçuş esnasında öter, avlanma esnasında havada asılı kalarak avını tespit eder ve dik bir şekilde dalışa geçerek avını yakalar, avını kolay yutabilmesi için avını baş tarafında yani kılçıklarının yönünde yutar.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Giraudlar

Toprak mahsullerini ithal değil, ihraç ettiğimiz günlerdi. 1700’lü yılların ortalarıydı ve İzmir, yerel ürünlerin dünya pazarlarına aktarıldığı bir çıkış noktasıydı. Hatta ihracatta on kata ulaşan bir artıştan bahsediliyordu. Zira, “ Batı Avrupa’da sanayi devrimi nedeniyle toprak mahsullerine aşırı ihtiyaç duyuluyordu. ” Jean-Baptiste Giraud’nun Güney Fransa’nın Antibes kentinden İzmir’e gelişi tam da bu döneme rastlamıştı. Takvimler 1761’i gösteriyordu ve Giraud ailesinin ilk üyesi, Marsilyalı bir firma tarafından “ toprak mahsulleri ticareti ” için İzmir’e gönderilmişti. Zamanla aile bu topraklarda kök salacak; Şark Halı, İzmir Yün Fabrikası, İzmir Pamuk Mensucat ve İzmir Basma Fabrikası ile halıcılıktan konfeksiyona bir çok sektörde ilk sınai fabrikaları kuracak; Levanten kültürünü zenginleştirecek; spor güncesine de pek çok başarı ekleyecekti. Cronicles Dergisi'nin 7. sayısında çıkan bu yazıyı, Levantine Heritage görselleri ile birleştirip sizlerle paylaşmak istedik...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...