Ana içeriğe atla

1001 Gece Masalları

İzmir sanat hayatına hareket getiren, müze ve sergi gezme alışkanlığının artmasına oldukça büyük katkılar yapan Arkas Sanat Merkezi; uzun bir süre titizlikle hazırlandığı 2018 - 2019 sezonu açılışını 21 Eylül'de "1001 Gece Masalları" sergisi ile yapmıştı. 30 Aralık'a kadar sürecek bu sergi, 1 aydır binlerce İzmirli'ye ev sahipliği yaparak önemli bir ziyaretçi sayısına ulaştı.  

Anadolu coğrafyasından başlayarak oryantalist bütün kültürlerde görülen ve özellikle 18. yüzyılda tüm dünya ile tanışan 1001 Gece Masalları'nın büyüleyici dünyasına, o dönem ait eşyalar, kıyafetler ve çizimleri eşliğinde Arkas Sanat Merkezi'ni ziyaret ederek ulaşabileceksiniz. 

Sanat Merkezi yönetimi aynı zamanda çocukların da müze ve sanat eserlerine olan ilgisini arttırabilmek için düzenli olarak atölyeler organize ederek, çocukları müzede adeta masal dünyasında bir yolculuğa çıkartıyor. Ücretsiz bu atölyelere rezervasyon yaptırmadan çocuklarınızın katılması mümkün değil ancak üzülerek belirtelim ki, yakın zamana rezervasyon yapmanız da olası değil. 

Şimdi kendi çektiğimiz görsellerle birlikte bir yolculuğa çıkartıyoruz. En altta, Arkas Sanat Merkezi'nin ağzından sergi ile ilgili detayları görebileceksiniz. 



































 
Arkas Sanat Merkezi, kapılarını Binbir Gece Masalları’nın esrarengiz dünyasına açıyor. Dilden dile dolaşarak günümüze ulaşan, Ortadoğu kültürünün bir yansıması niteliğinde olup, daha sonradan yazıya geçirilen Binbir Gece Masalları, Oryantalist yazar, akademisyen ve seyyah Antoine Galland’un çevirisi sayesinde Avrupa’da ve dünyada çok ses getirmiştir. 18. yüzyılda gelişen egzotizm tutkusu ile fantastik edebiyatın gelişiminde büyük rol oynayan Binbir Gece Masalları, geçmişten günümüze tiyatro, opera, bale, ve sinema gibi görsel, dekoratif ve sahne sanatlarının ilham kaynağı olmuştur. Bu masalları konu alan her sanatçı, bir sonraki jenerasyonu kendi dokunuşuyla beslemiştir.

Binbir Gece Sergisi’nde izleyeceğiniz her eser farklı dönemlerde hayata geçirilmiş olup, farklı hayal dünyalarını yansıtmaktadır. Masalların sihirli dünyasında gezerken, 8.yüzyılda Arap coğrafyasında başlayıp günümüze uzanan Doğu tarihine de tanıklık edeceksiniz.

Binbir Gece Sergisi’nde Sizleri Neler Bekliyor?

XIV.Louis'nin hüküm sürdüğü dönemde görevlendirilen Antoine Galland’un ve masalların seyahati ile 18.yüzyıla ait el yazmaları
Saray ihtişamını ve Doğu kültürünü yansıtan Oryantalist resimler, heykeller, halılar ve dekoratif objeler
Binbir Gece Masalları’nın etkisi altında hazırlanan opera ve bale kostümleri, aksesuarlar, kostüm eskizleri
Lif sanatçısı Sühandan Özay Demirkan’ın enstalasyonları
Cam sanatçısı Felekşan Onar’ın enstalasyonu
 
İşbirliği Yapılan Kişiler ve Kurumlar;

Antik A.Ş.
Arkas Holding
Arto Keshishian
Bibliothèque-musée de la Comédie française
Bibliothèque nationale de France (BnF). Départements: Arts du spectacle,
Bibliothèque-Musée de l’Opéra, Manuscrits orientaux,
Réserve des livres rares
Epinal, musée de l’image
Fondation Custodia, Collection Frits Lugt
İzmir Ekonomi Üniversitesi, Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi
Moulins, centre national du costume de scène
Müzik Müzesi ve Ses Kütüphanesi - MÜZİKSEV
Opéra national de Paris, Palais Garnier
Vichy, musée de l’Opéra


1001 Gece Sergisi’ne paralel olarak, Fransız Kültür Merkezi'nin düzenlediği, sanatçı Julien Salaud’un enstalasyonunun yer alacağı sergi ise 21 Eylül-30 Aralık 2018 tarihleri arasında ziyarete açık olacaktır.

Kaynak: Arkas Sanat Merkezi Resmi İnternet Sitesi - http://www.arkassanatmerkezi.com/article.aspx?pageID=288


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadık Bey Semtinin İsmi Nereden Gelmektedir?

Konak'tan Güzelyalı'ya giderken Vali Konağı ile Köprü durakları arasında yer alan durağın adı Sadık Bey durağıdır. Susuzdede Tepesi'nin kuzey doğusunda Türk Koleji ve Hakimiyet-i Milliye İlkokulu'nun tam arasında kalan bölgededir.  Civarda Sadık Bey'e ait bir heykel bir meydan veya bir sembol yoktur.  Peki kimdir Sadık Bey ve neden bir muhite adını vermiştir? Buyrun beraber okuyalım...

Giraudlar

Toprak mahsullerini ithal değil, ihraç ettiğimiz günlerdi. 1700’lü yılların ortalarıydı ve İzmir, yerel ürünlerin dünya pazarlarına aktarıldığı bir çıkış noktasıydı. Hatta ihracatta on kata ulaşan bir artıştan bahsediliyordu. Zira, “ Batı Avrupa’da sanayi devrimi nedeniyle toprak mahsullerine aşırı ihtiyaç duyuluyordu. ” Jean-Baptiste Giraud’nun Güney Fransa’nın Antibes kentinden İzmir’e gelişi tam da bu döneme rastlamıştı. Takvimler 1761’i gösteriyordu ve Giraud ailesinin ilk üyesi, Marsilyalı bir firma tarafından “ toprak mahsulleri ticareti ” için İzmir’e gönderilmişti. Zamanla aile bu topraklarda kök salacak; Şark Halı, İzmir Yün Fabrikası, İzmir Pamuk Mensucat ve İzmir Basma Fabrikası ile halıcılıktan konfeksiyona bir çok sektörde ilk sınai fabrikaları kuracak; Levanten kültürünü zenginleştirecek; spor güncesine de pek çok başarı ekleyecekti. Cronicles Dergisi'nin 7. sayısında çıkan bu yazıyı, Levantine Heritage görselleri ile birleştirip sizlerle paylaşmak istedik...

Bir Zamanlar İzmir | Palet Restaurant

Palet Restaurant, 2000'li yıllara girmeden mecburen hayatına son vermiş İzmir'e renk katan bir işletmeydi. Kordon'da Alsancak İskelesi'ni geçtikten sonra limana yakın bir yerlerde denizin üzerine kurulmuş enterasan mimarisi ile sembolleşmiş bir eğlence merkeziydi...