Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İzmir

Kalemi ve anlatı yeteneğiyle dikkat çeken Elif Ece Bıyıklı, henüz on altı yaşında bir yazar: Ilk kitabı olan İzmir'de; on altı yaşı, şehir değiştirme telaşını, adaptasyon sürecini, arkadaş edinmeyi, ailesinin bölünmesine alışmayı, ilk aşkın heyecanını anlatıyor. Nisan ayında raflarda olacak bu hikâye, tıpkı bahara benziyor: Güneşli, yağmurlu, ılık ve papatyalı. " Yani şimdi ben gidince; bunlar da burada çürüyecek mi, yoksa tamamen silinecek mi? Hangisi daha kötü bilemiyorum. İşte bu yüzden yazmak istiyorum biraz da. Çünkü eğer yazarsam hiçbir şey silinemeyecek. Sonsuza kadar sadece benim zihnimde, yalnızca benim bildiğim şekilde kalmasındansa, kelimelere dönüşüp sayfalara kazınsın daha iyi ."  

Dünyanın gözü Lyon’daki şeflerde. Peki onlarınki?

Yeni Fransız mutfak akımının başlangıç yeri olan Lyon’un mutfak kültürünün temelleri “anne mutfağı”na dayanıyor. Dünyanın gözü Lyon’daki şeflerde. Peki onlarınki? İzmir’de! 29/01/2017 Pazar günkü Milliyet Gazatesi'nin Pazar eki'nde yazan Ebru Erke'nin bu haftaki köşe yazısı... 

İzmir'de Nerelerde Yemek Yenir? - IX

Bir köyü var İzmir'in, bir koy ötesinde ülke ekonomisinin önemli oranda dış ticareti dönüyor. Binlerce grostonluk gemiler, ülkenin en büyük petro-kimya kuruluşu, demir çelik, hurda fabrikaları, gemi söküm tesisleri,  tonlarca yük taşıyan konteynerler, binlerce insan, liman, kamyon, gümrük, koşuşturmacalar, evraklar büyük bir hareket...  Hemen bir koy ötesinde neredeyse uçan kelebeğin kanat sesini duyabileceğiniz bir sessizlik, şirin bir kumsal, güzel bir restaurant... 

Gurmeliğimiz Tuttu

8 yıllık blog geçmişimizde ana konumuz olmasa da kent kültürüne hizmet ettiğini düşündüğümüz yemek yeme sanatı üzerine çeşitli deneyimleri sizlerle de paylaşmak amacımızdan sapmış değiliz. Aslında bir gurmelik özentimiz veya yeteneğimiz olduğu iddiasında değiliz. O nedenle yemeğin biliminden ve sanatından ziyade mekanların ve menülerinin çeşitliliğine, misafirlerine sundukları hizmetlere, hijyenine, ekonomisine bakıyoruz. Denediğimiz her mekanı yazmak mümkün olmuyor, yoksa bir çok mekan var ama hep eleştiren, hep kötüleyen bir yazı arşivimiz olmasını da istemiyoruz. Özellikle Mersin, Adana, İstanbul gibi büyük kentlerin kendi mutfaklarının haricinde ne kadar zengin ve renkli restaurant kataloğuna sahip olduğunu görüp aynısını güzel şehrimizde aramaktan yıllardır helak olduk.  Çok şükür ki artık çeşitliliğimizin hızına yetişemez duruma geldik. Özellikle kıyı kesiminin Kordon ve Karşıyaka Yalısı'ndan Güzelbahçe, Atakent, Bayraklı, Bornova, Buca, Gaziemir gibi semtlere de ya